Afrika’nın sadece 1,4 milyon nüfuslu küçük ülkelerinden Ekvator Ginesi hep dikkatimi çekmiştir. Kıtada İspanyolca konuşan yegane ülkedir. Kamerun ile Gabon arasına sıkışmış, okyanusa cepheli, bir kibrit kutusu gibi durur. Başkent Malabo, ana kıtada değil, Gine Körfezinde (Atlas Okyanusu), Kamerun kıyılarının açıklarında Bioko adasındadır. 1996 yılında, ülkeye ait deniz alanlarında petrol bulunması sonucunda, eski İspanyol kolonisi bu fakir devletin kaderi değişir. Petrolden elde edilecek gelirin, bir buçuk milyon vatandaşı, fakirlikten kurtarıp orta gelir düzeyine yükselteceği hayal edilir. Lakin, çeyrek asır sonra ülkenin durumuna göz attığımızda, petrol kazancının halka yansımamış olduğunu, 1979 yılında darbeyle iktidara gelen Teodoro Obiang Nguema Mbasogo ve aile yakınlarının ceplerini dolduruşunu fark ediyoruz.
Dünyanın en kıdemli devlet başkanı
Afrika yazılarımda, kıtadaki bazı liderlerin, özellikle darbeyle gelenlerin, koltuklarına yapıştıklarını, genellikle vefat edinceye kadar görevi bırakmadıklarını, hep yakınarak vurgulaya gelmişimdir. İşte Obiang Nguema bu listenin başındadır. Dinozorların en kıdemlisi, geçtiğimiz sene, 6 ay öne aldığı kasım 2022 seçimlerine katılmış, ülkeyi, bir kez daha 7 yıl süreyle yönetme yetkisi almıştır. Daha basit ifadeyle, 43 yıldır iktidarda bulunan 80 yaşındaki lider, 6. kez iştirak ettiği seçimlerde, oyların yüzde 95’ini toplayarak güven tazelemiştir.
Muhalefet göstermelik olunca seçim kazanmak kolaydır
Seçimleri kazandı deyince aklınıza hür ve adil seçimler gelmesin. Zira muhalefet üzerinde yıllardır yoğun bir baskı mevcut. Kasım 2022 seçimlerinde, Lidere karşı aday olmalarına tolerans gösterilen iki muhalif aday oyların sadece yüzde beşini toplayabildiler. Parlamentodaki 100 sandalyenin tamamını iktidar partisi kazandı. Yeri geldiği için vurgulayalım: Bu küçük ülkede, iktidar mücadelesi, yönetim ile muhalefet arasında yaşanmamaktadır. Mücadele, iktidardaki partinin (Ekvator Ginesi Demokrat Partisi) kendi içindeki oyuncular arasında geçmektedir. Başka ifadeyle, rekabet, Liderin aile bireyleri arasında.
Oğul Teodorin koltuk için hazır mı?
Lider sonrası dönem bakımından, iktidarın en büyük adayı,10 yıldır bu cazip koltuğun hayaliyle yaşadığı bilinen oğul Teodorin’dir. 54 yaşındaki Teodorin, 2012 yılında, Milli savunmadan sorumlu, başkan yardımcısı koltuğuna oturmuş, 2016 yılında birinci başkan yardımcısı makamına terfi etmiştir. Geçen yıl içinde Saray çevrelerinden yansıyan söylentiler, 2023 Nisan ayında yapılacak seçimlerde, baba Obiang Nguema’nın ileri yaşından ötürü aday olmaktan imtina etmesi, 10 yıllık başkan yardımcılığı görevi sırasında yeterli tecrübe edinen oğul Teodorin’in öne çıkarak koltuğu devralması yönünde iken, gelişmeler beklentiler istikametinde tecelli etmemiştir.
Jeune Afrique dergisinin yorumuna göre, 2021 sonunda düzenlenen Parti kongresinde, ailenin bir kısmı, koltuğun bu dönemde, uluslararası toplum nezdinde son derece olumsuz bir imaja sahip oğul Teodorin’e devrine karşı çıkmıştır. Seçimlerin, 6 ay öne çekilerek Kasım 2022 de düzenlenmesi, Liderin bir kez daha aday olması ve koltuğu muhafaza etmesi, bir-iki sene içinde istifayla makamını başkan yardımcısı oğul Teodorin’e devretmesi üzerinde mutabık kalınmıştır.
Devlet başkanı adayı mı? Jet sosyetenin şımarık çocuğu mu?
Oğul Teodorin’in dosyası hayli kabarık ve renklidir. Geçtiğimiz on yıl içinde, ABD, İngiltere, Fransa ve İsviçre mahkemelerinde aleyhine açılan davalar ve alınan kararlar mevcuttur. Davaların tümünde, adı geçenin satın aldığı lüks gayrimenkul, lüks otomobil veya tanınmış şarkıcılara ait koleksiyon parçaları için sarf edilen paranın şaibeli olduğu veya kamu parasının kullanıldığı yönünde hükümlere yer verilmiştir (Fransa’da “Les biens mal acquis-haksız kazanılmış mülkler” vakası olarak öne çıkan davada, Paris mahkemesi 2021 yılında, sanık Teodorin aleyhinde, 30 milyon euro para cezası, 3 yıl hapis ve mallarına el konulması kararı almış). Bu davaların seyri ve sonuçları çok sayıda ülke basınında yer tutmuş, bir yandan Teodorin’in, diğer yandan devlet başkanı babasının ve ülkesi Ekvator Ginesi’nin imajı büyük yaralar almıştır (yolsuzluklar listesinde 180 ülke arasında 172. sırada). “Jet sosyetenin şımarık çocuğu” aleyhinde batılı ülkelerin aldığı bazı yaptırım kararları halen geçerlidir (İngiltere’ye girişi yasak). İşte böyle bir dosyaya sahip oğul Teodorin, 2023 veya 2024 yılında, babasından devralmak suretiyle, Ekvator Ginesi cumhurbaşkanı makamının bir numaralı adayıdır.
Milli hava yolunun kaybolan uçağı
Bu yazıyı nasıl kaleme aldım? Afrika’nın en uzun süreli devlet başkanı olan Obiang Nguema’nın, geçtiğimiz yıl, tekrar aday olup olmayacağı, yerini oğul Teodorin’e mi, diğer oğullara mı, ya da kardeşine mi, bırakacağını merakla takip ettim. Ama Kasım 2022 seçimlerini tembelliğime denk geldiği için yazamadım. Ancak geçtiğimiz hafta aileyle ilgili çok ilginç bir gelişme okuyunca, hem ülkeyi, hem aileyi, hem tüm alavere dalavereyi yansıtma zamanının geldiğini düşündüm.
Olay şöyle: Teodorin’in üvey kardeşi Ruslan, Ekvator Ginesi ulusal hava şirketi CEİBA’nın başında bulunuyor. Resmi makamlar, geçtiğimiz kasım ayında CEİBA’ya ait ATR 72-500 tipi uçağın buharlaştığını farkediyorlar. 2018 yılında, teknik bakım amacıyla İspanya’ya gönderilen uçağın, bilahare şirketin demirbaş kayıtlarından ve envanterden çıkarıldığı anlaşılıyor. Kayıp uçak konusu aralık ayında basına yansıyor. Neticede, şirketin başı, oğul Ruslan’ın kayıp uçağı İspanyol uçak bakım onarım şirketi Binter Technic’e sattığı ortaya çıkıyor. Bu skandal üzerine, devlet başkanı yardımcısı Teodorin, üvey kardeşi Ruslan’ın uçağı sattığını itiraf ettiğini, kendisine aileden olmasından ötürü bir ayrıcalık tanınmayacağını, bu çerçevede tutuklanması için talimat verdiğini Twitter üzerinden geçtiğimiz hafta duyuruyor. Başka ifadeyle, nepotizme geçit yok diyor!
Petrol zengini ülke olmak : Lanet mi ? Servet mi ?
Petrol zengini küçük Afrika ülkesini 43 yıldır muhalefete nefes aldırmadan idare eden ve bu yönetimi sürdürmeye kararlı aileden yansıyan manzaralar böylesine üzücü ve ümit kırıcı. Benzer suistimal vakalarını, daha güneydeki Angola’nın tarihi lideri müteveffa José Eduardo dos Santos’un ailesi içinde de gördüğümüzü, kızı İsabel Santos’un kamu kaynaklarını suistimal etmek suretiyle Afrika’nın en zengin kadınına dönüştüğünü hatırlatmakta yarar var. Örnekleri daha da çoğaltmak mümkün. İtiraf edeyim: Afrika’da petrol denilince, akla refah, bereket ve servet mi? yoksa yolsuzluklar ve lanet mi? gelmeli bilemedim.